Linkedin profillerindeki unvanlara bakınca, bu yeni yabancı dili öğrenme ihtiyacı hissediyor insan. Linkedin unvan kısaltmaları dili.
Bazı kısaltmaları google’da arattığınızda dahi işin içinden çıkamıyorsunuz çünkü. Çocukken sakızlardan çıkan araba kartları misali biriktirilmiş unvanlar var.
Aristo’nun söz söyleme sanatının 3 temel ayağından biri Ethos. Söz söyleyenin güvenilirliğini ifade ediyor ve inandırıcılığa etkisi var.
Söylenen sözle bağlantılı akademik unvanlar güven veriyor genellikle. Ancak o durumda dahi tetikte olmak gerekiyor. Bilumum sabah programı uzman katılımcılarının söylediklerini ikinci bir süzgeçten geçirmek gerekiyor.
Bazı kişiler güvenilirlik derecelendirmesinde otomatik puan alabiliyorlar. İşyerindeki yöneticiniz veya patronunuz, sahip olduğunuz siyasi görüşün temsilcisi lider veya sevdiğiniz ünlü şahsiyetler gibi.
Söyleyenin kimliğinin rasyonelliğin önüne geçmesini engellemek için basit bir ön test var aslında.
Söylenen sözü karşı yakadan söylenmiş gibi canlandırmak.
Benzer duygular uyandırıyor ve aynı derece inandırıcı geliyor ise sorun yok. Aksi durumda eleştirel düşünme süzgecini devreye almalı ve kanıt aramalı.
Örneğin siyasi görüşünüzün lideri tarafından söylenen sözün, karşı siyasi görüşün lideri tarafından söylendiğini hayal etmek. AKP liderinin söylediğinin, CHP lideri tarafından söylendiğini kafanızda canlandırmak gibi ya da tam tersi.
Patronunuz/yöneticiniz tarafından ortaya atılan görüşün, size bağlı çalışan bir astınız tarafından getirilen bir görüş olduğunu düşünmek veya tam tersi.
Sevdiğiniz ünlü şahsiyetin reklamda önerdiği ürünü, nefret ettiğiniz ünlü şahsiyetin önerdiğini canlandırmak veyahut tam tersi.
Ordinaryus seviyesinde unvanlara sahip birinin söylediğini, köy kahvesindeki Mehmet amcanın anlattığını hayal etmek veya tam tersi.