Ortalama 75-80 yıllık hayatlar sürüyoruz.
İlk 20-25 yılı çocukluk, eğitim, hayata hazırlık vs.
Son 10-15 yılı ise sağlık sorunları, çalışamama vs.
Aradaki bölümde biriktirme şansı yakalıyoruz.
Gerek, hayatımızın ilerleyen aşamalarının kalite ve güvencesini artırmak; gerek çocuklarımıza bırakmak için.
İki tip biriktirme söz konusu; servet ve beşeri sermaye.
Biriktirdiğimiz beşeri/fikri sermaye bizimle birlikte yok oluyor. (Patent, telif gibi bazı özel durumlar haricinde)
Maddi sermayeyi ise servet olarak çocuklarımıza miras bırakabiliyoruz.
Doğuştan fırsat eşitliğinin önündeki en büyük engel olan miras; aynı zamanda gelir adaletsizliğini körükleyen en önemli unsurlardan birisi.
Biriktirdiklerimize toplumun yaklaşımı da farklı diğer taraftan.
Biriktirdiği servetten kira, kar vb gelir elde edenler ayıplanıp, sorgulanmaz iken; doktorun 20 dakikalık vizite ücreti tartışma konusu olur çoğunlukla.
Oysa, adam/kadın on yıllardır çabalayıp bilgi biriktirmiştir. Şimdi o çabanın geri dönüşünü alıyordur.
Lafın özü, oğluma önerimdir. Ben fikri sermaye biriktirmeye odaklandım ama, sen servet ve şöhret biriktirmeye odaklan. Günümüz dünya düzeninde ilkinin çok da anlamlı olmadığını gördüm.